20 Ağustos 2013 Salı

EVRENSEL ÇEKİM YASASI ve ÖNEMLİ SONUCU NELERDİR ?

Newton'un aynalı teleskopu geliştirmesi astronomi açısından çok önemliydi, ama evrensel çekim yasasını bulması bundan çok daha önemlidir. Bu yasa, evrendeki bütün canlı ve cansız varlıklar arasında karşılıklı bir çekim kuvveti olduğunu açıklıyordu. Evrensel çekim yasası gezegenlerin hareketine ilişkin Kepler yasalarına tam bir açıklık getirdiği gibi, bu yasalar ile gözlem sonuçları arasındaki bazı tutarsızlıkları da açıkladı. Fırlatılan bir cismin ya da dalından kopan bir elmanın neden havada kalmayıp yere düştüğü de gene bu yasanın açıklayabildiği bir olgudur. Newton'un çekim yasası, eskiçağlardan beri bilinen Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter ve Satürn gezegenleri ile kendi gezegenimiz olan Dünya dışında iki yeni gezegenin daha keşfine yol açtı. Yedinci gezegen olan Uranüs'ü Almanya'da doğup İngiltere'de yaşayan ünlü astronom ve teleskop yapımcısı Sir Wiliam Herschel 1781'de bulmuştu. Sonradan Uranüs'ün yörüngedeki hareketinde Newton yasalarına uymayan bazı düzensizlikler saptandı. Bunun tek açıklaması, Uranüs'ün ötesinde, onun hareketlerini etkileyen başka bir gezegenin bulunmasıydı. İngiliz John Couch Adams ile Fransız Urbain Le Verrier birbirlerinin çalışmalarından habersiz olarak bu konuya el attılar ve Uranüs'ü bu düzeyde etkileyebilmesi için yeni gezegenin nerede bulunması gerektiğini ayrı ayrı hesapladılar. 1846'da Alman astronom Johann Galle, teleskopunu Adams ve Le Verrier'nin belirttikleri noktaya çevirdi ve Neptün adı verilen sekizinci gezegeni buldu.Bir süre sonra Neptün'ün de Newton yasasına taam uygun olarak hareket etmediği anlaşıldı. Bu düzensizliğin sorumlusu da gene yeni bir gezegendi. Plüton olarak adlandırılan bu dokuzuncu gezegeni 1930'da ABD'li astronom Clyde Tombaugh buldu. Newton'un evrensel çekim yasasının çok önemli başka sonuçları da oldu. Merkür gezegeninin hareketinde Newton yasasına uymayan hafif bir sapma belirlenmiş ve neden ileri geldiği bir türlü açıklanamamıştı. Le Verrier, Merkür ile Güneş arasında başka bir gezegenin bulunabileceğini öne sürdü, ama böyle bir gezegenin varlığı saptanamadı. Bu olayın açıklaması 1915'te, büyük Alman bilgini Albert Einstein'ın çekim yasasıyla yapılabildi. Einstein'ın " Görelilik Kuramı'nın" bir parçası olan bu yasa, Merkür'den yansıyan ışık ışınlarının Güneş'in yakınından geçerken sapmaya uğradığını ortaya koymuştu. Bu sapma nedeniyle gezegen , bulunduğu gerçek noktadan daha farklı bir yerdeymiş gibi görünüyordu. Einstein enerji ile kütlenin eşdeğerli olduğunu kanıtlayarak, bir enerji türü olan ışık ışınlarının da Güneş'in çekim kuvvetiyle doğrultu değiştireceğini açıkladı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder