18 Temmuz 2013 Perşembe

KAS HAREKETİ VE GÖREVLERİ NELERDİR ?

Anatomi, organların dış görünümünü ve dinlenme halinde yapısını ayrıntılı bir biçimde inceler. Oysa fizyoloji, bu organların normal işlevlerini araştırır. Kasların üç özelliği bardır: Esneklik, kasılganlık ve kas gerilimi (tonus). Kas, bir kuvvetin etkisiyle uzama, bu kuvvetin kalkmasıyla normal durumuna dönme yeteneğine sahiptir (esneklik). Bazı fiziksel uyaranların (örneğin, çimdik ya da elektrik akımı) uyarmasıyla lifler kısalır, kas kasılır (kasılganlık). Vücudumuzun bazı bölümlerinde karşıt görevler yerine getiren karşıt kaslar bulunur. Şöyle ki, biri kasılırsa, diğeri gevşer, biri gevşerse, diğeri kasılır. Kolumuzu içe doğru büktüğümüz zaman, kolun içe bakan kasları kasılır, dışa bakan kasları gevşer. Kolumuzu açtığımızda, bunun tersi olur. Kaslar, normal olarak sürekli kısmi kasılma halinde ve her an harekete hazır durumdadır.(izometri). Bu özelliği tonus ya da kas gerilimi denir. Kasları bulunan bütün canlı varlıklara özgü bu kısıtlanmış kas faaliyeti, insanda vücut ısısını 37 derecelik değişmez bir düzeyde korur. Kaslar kasılınca, bağların (tendon) katkısıyla, tutundukları iki kemiği çekerler (traksiyon). Genellikle kemiklerden biri hareket eder, diğeri yerinden oynamaz. Hareket eden kemik, bir kaldıraç gibidir. Örneğin, kolumuzu dirsekten başlayarak kaldıralım, dirseğe baplı olan pazı kemiği oynamazi dirsek ile el arasındaki bölüm hareket eder. Bu durumda kasın ele yakın ucuna tutunduğu nokta kuvvetin uygulandığı yer, kaldırma hareketi için harcadığımız güç veya kaldırılan ağırlık direnç, kasın diğer ucuyla hareketsiz kemiğin birleştiği nokta (dirsek), destek noktasıdır.
KAS KASILMASININ SONUÇLARI
Mekanik sonuçlar:  Kemiklerin durum değiştirmesi, statik sonuçlar doğurur. Başka bir deyimle, vücudun uzayda durumu değişir (ayakta, oturmuş ya da yatık durumda.
Dinamik sonuçlar :  Yürüyüş, koşu, atlama, yüzme ve bütün hareketlerden doğan sonuçlardır. Her durum ve harekette değişik kas grupları  tam ve kusursuz bir uyumla kasılır ya da gevşer.
FİZİKSEL VE KİMYASAL ETKİLER Bunların en önemlisi, izometrik kasılma (normal durumdaki sürekli yerel kasılma--tonus) ile istemli ve istemsiz kasılmada ısı bırakılmasıdır. Kasılma olgusu için gerekli enerjinin, glikozla oksijen sağlar. Zorlu hareketlerde kaslarda bulunan şeker, enerji gereksinimini karşılayamaz. O zaman karaciğer biriktirmiş olduğu şekerle nişastaları devreye sokar. Bu maddeler, glikoza dönüşür, kan yoluyla kaslara ulaşır. Glikozu yakmak ve oluşan artıkları daha hızlı uzaklaştırması gerekir. Bu yüzden yürek atışlarını, solunum aygıtı solunumu sıklaştırır.
BİYOLOJİK ETKİLER Kas yorgunluğu, kas glikozuunun geçici olarak tükenmesi, ya da yanma için gerekli oksijenin yetersizliğidir. Bu durumda normal hareketlerde oluşan suyla karbon dioksit (CO') yerine, laktik asit oluşur.. Bu asit kanın kasılmasını giderek güçleştirir.Kas faaliyeti durunca, kas liflerinin arasına yerleşen laktik asit kristalleri (billurları), kas ağrıları ve yorgunluk duymamıza neden olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder